Banner
By using this site, you agree to the Privacy Policy and Terms of Use.
Kabul etmek
Emlak Haber MerkeziEmlak Haber MerkeziEmlak Haber Merkezi
  • Emlak Haberleri
  • Emlak Hukuku
  • Emlak Rehberi
  • Ekonomi
  • Konut Kredileri
  • Sektörden
    • Emlak Televizyonu
    • Dekorasyon
    • Toki Haberleri
    • Bölge Raporları
    • Teknoloji Rehberi
    • Ulaşım Haberleri
    • Patronlar Dünyası
    • Kiptaş Haberleri
    • Patronlar Klübü
    • Emlak Anketleri
    • Kampanyalı Konut Projeleri
    • Müzayede
    • Satılık Arsa
Arama
  • Advertise
  • Advertise
  • Advertise
© 2022 Foxiz News Network. Ruby Design Company. All Rights Reserved.
Okuma: ‘Ayasofya çökebilir!’
Paylaşmak
Kayıt olmak
Bildiri Daha Fazla Göster
Yazı Tipi Yeniden BoyutlandırıcıAa
Emlak Haber MerkeziEmlak Haber Merkezi
Yazı Tipi Yeniden BoyutlandırıcıAa
  • Emlak Haberleri
  • Emlak Hukuku
  • Emlak Rehberi
  • Ekonomi
  • Konut Kredileri
  • Sektörden
Arama
  • Emlak Haberleri
  • Emlak Hukuku
  • Emlak Rehberi
  • Ekonomi
  • Konut Kredileri
  • Sektörden
    • Emlak Televizyonu
    • Dekorasyon
    • Toki Haberleri
    • Bölge Raporları
    • Teknoloji Rehberi
    • Ulaşım Haberleri
    • Patronlar Dünyası
    • Kiptaş Haberleri
    • Patronlar Klübü
    • Emlak Anketleri
    • Kampanyalı Konut Projeleri
    • Müzayede
    • Satılık Arsa
Mevcut bir hesabınız var mı? Kayıt olmak
Bizi takip edin
  • Advertise
  • Advertise
  • Advertise
© 2022 Foxiz News Network. Ruby Design Company. All Rights Reserved.
Emlak Haber Merkezi > Blog > Sektörden > ‘Ayasofya çökebilir!’
SektördenEmlak Gazetesi

‘Ayasofya çökebilir!’

Emlak Manşet
Son güncelleme: 25 Haziran 2025 11:47
Emlak Manşet
Paylaşmak
8 Min. Okuma
Paylaşmak

Ayasofya, Ayasofya olalı o kadar çok tartışmaya konu oldu ki! Önce katedralkilise, sonra cami, ardından müze ve en son yine cami olduğunda da birçok tartışmayı beraberinde getirdi. Ayasofya yeryüzünün en büyük, en eski mabetlerinden biri. Bugün ise tartışılan konu bizleri tarihin en tozlu sayfalarına geri götürüyor. “Ayasofya korunmalı, restore edilmeli ve kimse girmemeli” diyen İlber Ortaylı’dan asıl konunun, Ayasofya’nın aynı yaşlı bir insan gibi bünyesinin gösterdiği sorunların sürekli farklı uzmanların gözetiminde olması gerektiğini savunan Nezih Başgelen’e, “Uygarlık tarihi adına Fatih’in Ayasofya’ya yaklaşımı ve davranışına da mı bakmadı kimse? Her dinden insana açık olmalı kapılar” diyen Gürol Sözen’den ve her gün Ayasofya’ya onlarca turist götüren adını ise haklı gerekçelerle vermek istemeyen rehberin, “Bir ibadethaneye girmeden önce size, Müslüman mısınız, Hıristiyan mı, diye bir soru sorulmamalı. Burası laik bir ülke, kimseye dinini soramazsınız, anayasa da maddesi var” sözleri tarihin sayfalarında yerini alacak. Uzun sözün kısası Ayasofya sadece bizim değil ve Ayasofya, “kutsal bilgelik” anlamına geliyor.

‘NAMAZ KILACAKSAN SULTANAHMET CAMİSİ’NE DE GİDEBİLİRSİN?

İLBER ORTAYLI (Tarihçi, yazar)

Ayasofya’ya hiç kimse girmemeli. 1500 yıllık bu tarihi yapı bu gidişle çökecek. Neden mi? Altı boş, dehlizler var ve ciddi bir restorasyon gerekiyor. Belki sadece bu haliyle uzmanlar girebilir, muayyen günlerde din adamları girebilir ya da önemli kişilerle namaz kılınır. Böyle giderse ve bina ciddi bir hasar alırsa hatta taban çökerse ülkemiz ciddi bir mesuliyet altında kalabilir. Senede 2 milyon kişi ziyaret ediyor. 16. asırdan yani Mimar Sinan’dan bugüne statik olarak ciddi bir restorasyon yapılmadı. Mimar Sinan destekleri koyarak güçlendirdi zamanında o kadar. Müslümanı da ne Hıristiyanı da kimse kullanmamalı bu yapıyı. Namaz mı kılmak istiyorsun o zaman Sultanahmet Camisi’nde ya da Süleymaniye Camisi’nde kıl namazını. Mimar Sinan’ın ekol camileri dururken neden Ayasofya? Geç Roma devrinden 1500 yıllık çok hassas bir bina burası. Önceden yapılan restarosyonların temeli doğru ayarda değildir, üstüne titrenecek bir yer burası.

‘FATİH’İN AYASOFYA’YA YAKLAŞIMI VE DAVRANIŞINA DA MI BAKMADI KİMSE?

GÜROL SÖZEL (Sanat tarihçisi-ressam )

Haberinizi ya da sözünü ettiğiniz olguyu nasıl yanıtlamalıyım bilmiyorum. Öncem ve sonram için kuşkuluyum! Düşünüyorum da ben bu toprakların ev sahibi mi yoksa kiracısı mıyım? Üstelik kirasını bile ödemeyen. Aynadaki ben miyim, tanıyamıyorum kendimi! Sığınacağım limanı dönüp dolaşıp hep doğa ve geçmiş uygarlıklarda ararım, işin içinden sıyrılmak için.

Söyleyeceklerimi kaçıncı kez tekrar ediyorum bilmiyorum. İki örnek: Biri 13. yüzyıldan İzzeddin Keykavus, Selçuklu sultanı. Diyor ki: “Biz bu cihanı terk edip gittik/ Zahmet ve rahatını nakşedip gittik./Bundan sonra nöbet sizdedir./Biz kendi nöbetimizi tuttuk gittik.”

Diğeri Mevlana: “Gene gel gene./Ne olursan ol,/ister kâfir ol, ister ateşe tap, ister puta,/ister yüz kere tövbe etmiş ol,/ister yüz kere bozmuş ol tövbeni./Umutsuzluk kapısı değil bu kapı, nasılsan öyle gel…” Hadi, binlerce yıl öncesinden örnekler vermeyeyim de 700 yıl öncesindekilerden mi hiçbir şey öğrenemedik? Sahi, biz kendimizi nerede görmek istiyoruz? Hadi, günümüzün kaba gözlüğü ile örnekleyeyim; yazar kasa Ayasofya’ya hangi gözle bakıyoruz? Yeryüzündeki her uygarlık, hepimiz için ortak miras değil mi? Biz ve bizden sonraki çağlarda nasıl anılmak istiyoruz? 12 bin yıllık Anadolu coğrafyası; çok tanrılı ve tek tanrılı dönemlerin görkemli mirasını bize altın bir tepsi içinde bize bırakmışlarsa ayıp mı etmişler? İzzeddin Keykavus’un yüzlerce yıl önceden sözünü ettiği uygarlıkların nöbetini kim, kimler tutuyor bugün? Ya da Mevlana’nın deyişi de mi işe yaramıyor?” Uygarlık tarihi adına Fatih’in Ayasofya’ya yaklaşımı ve davranışına da mı bakmadı kimse? Çağımız yapay zekâyla uğraşadururken, bizlerin gümrük memuru gibi uygarlıkların turnike kapısında mı nöbet tutmamız makbul? Aslında, her biri onur kaynağımız olan Anadolu uygarlıklarında (üstelik, yalnızca Ayasofya ve mozaiklerinin yeryüzü coğrafyasında örneği yok iken) bilim ve sanat adına o denli çok araştıracak olgu ve üstelik bu topraklara ödenmemiş çok borcumuz varken, her gün kâbus ile uyanmak! Evet, kimden, kimlerden özür dilemeliyim bu görkemli coğrafya adına? Uzun sözün kısası, kutsallığın ve uygarlıkların zeytin ağacı gibi kültürel miras da özen ve bilgi ister,

‘NEREDE SİZİN KAİK ANLAYIŞINIZ’

REHBER

Ayasofya’nın cami bölümüne Müslüman olmayan kişiler alınmıyor. Bu, yanlış olmasın ama dünyada sadece Fas’ta uygulanan bir yöntem. Bir ibadethaneye girmeden önce size Müslüman mısınız, Hıristiyan mı diye bir soru sorulmamalı. Burası laik bir ülke, kimseye dinini soramazsınız, anayasada maddesi var. Ama Ayasofya’yı siyaseten kullandıkları için kim nasıl isterse öyle bir sistem uygulanıyor. Biz rehberler, içeride yüksek sesle Kuran okunduğu için zaten anlatım yapamıyoruz. Buraya giren turistler 25 Avro vererek buraya giriyor ama aslında hiçbir bilgiyi alamadan ve kubbeyi tam olarak göremeden buradan çıkıyorlar. Ayasofya’ya girdiğinizde ilk olarak görmeniz gereken yer kubbedir. Ama kubbeyi tam olarak görmek içinde aşağıdan yani bugün Müslüman olmayanların alınmadığı camiden bakmak gerekiyor.

Size yakın zamanda şahit olduğum bir olayı anlatayım. Yunan asıllı Alman bir turist, cami kısmına girmek istedi. Kapıda dini soruldu şaşkınlık içinde kaldı ve sonra şu cevabı verdi görevlilere: “Sizler bizim ülkemize geldiğinizde ve Köln Katedrali’ni (Dom) gezmek istediğinizde biz size dininizi soruyor muyuz? Burası Türkiye değil mi? Nerede sizin laik anlayışınız?” diye cevap verdi. Bizlerin yüzü kızardı.

Çok yakın zamanda turist bir grup ‘Burada neden tuvalet yok?’ diye sorguladı. Eksikler çok, yaptırımlar ise çağ dışı.

BİNA ONARILMALI!

Öte yandan, biz binaya deyim yerindeyse kelle koltukta giriyoruz. Bakın Ayasofya’nın sağ tarafında yer alan sütunların hepsi yamuk durur. En üst katına çıktığınızda ise binanın restorasyona ihtiyacı olduğunu açıkça görürsünüz. Zemin ise paramparça durumda. En son 6.5 büyüklüğünde olan depremde oradaydım ve hızlıca kapıları kapattılar kimseyi almadılar çünkü herkes binanın ciddi bir onarımdan geçmesi gerektiğini biliyor.

PAHALILIK…

Ayrıca, müze girişlerinin çok pahalı olması da turistleri etkilemeye başladı, gelen yabancılar bundan rahatsız ve bir daha gelmeyeceklerini söylüyorlar. Çünkü dünyanın en ünlü müzelerine bakın Türkiye şu an listenin en üst sırasını zorluyor.

‘FATİH’İN AYASOFYA’YA YAKLAŞIMI VE DAVRANIŞINA DA MI BAKMADI KİMSE?’

NEZİH BAŞGLEN (KÜLTÜREL VE DOĞA MİRAS İZLEME PLATFORMU YÖNETİCİSİ-ARKEOLOG)

Ayasofya, dünya mimarlık tarihinin en önemli yapılarından birisidir. Yapılış özellikleri açısından uzun bir süre “dünyada tek” (singulariter in mundo) olarak tanımlanmış görkemli bir anıt. Ayasofya tüm özellikleriyle “üstün evrensel değer taşıyan kültür varlıkları” açısından benzersiz bir örnek. Bu açıdan Unesco Dünya Mirası Listesi’ne alınması sırasında belirlenen kriterlere uyumu bundan sonra da dikkatlice korunmalı. Ayasofya’nın tüm özelliklerinin daha etkin bir şekilde korunabilmesi açısından yeni yönetim modelinin rasyonel bir çerçevede uygulanması daha da önem kazanmakta. Yeniden ziyarete açılan galeriler bölümündeki ortaçağ resim sanatının şaheseri ve Rönesans’ın habercisi sayılan Deesis mozaiği başta olmak üzere diğer sanatsal değerlerin çok yönlü korunması önemli.

Ayasofya’nın her türlü dış etkenlere karşı korunması, yapıyı bugüne kadar getiren taşıyıcı sistemlerinin güvenliği için içte ve dışta her yerinin 7/24 sürekli (yapı içinde, İstanbul Emniyet’inde, itfaiyede ve Ankara’da) izlenebileceği daha yetkin bir sistemin olması önemli. Ayasofya’nın aynı yaşlı bir insan gibi bünyesinin gösterdiği sorunların sürekli farklı uzmanların gözetiminde olması ve hassas bakımının sağlanması da hayati önemde. Diyanet İşleri Başkanlığı’nca yapı ile ilgili alınan karar süreçlerinin şeffaf olması ve uygulamaların denetlenebilir olması ise her açıdan önem taşımakta.

ABD’de dev hortum ortalığı savaş alanına çevirdi
Bileşik Endeks nisan ayındaki dip seviyesinden dönüş sinyali verdi
Dünyada ilk kez İstanbul’da incelendi: Çamurda koronavirüs!
Yusufeli Barajı’nda 80 tonluk elektrik türbini montajlandı
İzmir depreminde hasar gören evlerin acilen terk etmesi istendi
Bu Makaleyi Paylaş
Facebook Bağlantıyı Kopyala Yazdır
Paylaşmak
Önceki Makale Yatırım için Daire Alacaklara 7 Altın Kural
Sonraki Makale İSKİ açıkladı: 25 Haziran İstanbul baraj doluluk oranı yüzde kaç?
Yorum yapılmamış Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

 

Son Haberler

Van’ın Emlak Piyasasında Öne Çıkan Bölgeler
Emlak Haberleri
11 Temmuz 2025
Hatay’ın Emlak Piyasasına Genel Bakış
Emlak Haberleri
11 Temmuz 2025
Diyarbakır’ın Emlak Piyasasına Derinlemesine Bakış
Emlak Haberleri
11 Temmuz 2025
Batıkent Geleceğin Parlayan Yıldızı mı?
Emlak Haberleri
11 Temmuz 2025
Ankara Etimesgut Yatırım ve Yaşam İçin Neden Dikkat Çekiyor?
Emlak Haberleri
11 Temmuz 2025
Eryaman Neden Dikkat Çekiyor?
Emlak Haberleri
11 Temmuz 2025
İv Kandilli’den Özel Ödeme Avantajlarıyla Yeni Bir Yaşam Fırsatı
Emlak Haberleri
11 Temmuz 2025
Algün YKB Cihat Algün: “Konut üretimini sekteye uğratandan boş arsa vergisi alınmalı
Emlak Haberleri
11 Temmuz 2025
İnşaat maliyet endeksi mayısta aylık yüzde 0,88, yıllık yüzde 22,4 arttı
Ekonomi Haberleri
10 Temmuz 2025
Gayrimenkul sayısı 1,4 milyonu aştı
Ekonomi Haberleri
10 Temmuz 2025

Güncel Emlak Haberleri

Quick Link

  • Emlak Haberleri
  • Gizlilik politikası
  • Privacy & Policy
  • Contact

Top Categories

Abone Merkezi

En yeni yazılarımıza anında ulaşmak için bültenimize abone olun!

 

Emlak Haber MerkeziEmlak Haber Merkezi
Bizi takip edin
© 2005 Emlak Manşet Company. All Rights Reserved.
adbanner
Tekrar hoşgeldiniz!

Hesabınızda oturum açın

Kullanıcı Adı veya E-posta Adresi
Şifre

Şifrenizi mi kaybettiniz?