Posta Gazetesi köşe yazarı Tamer Heper, bugünkü köşesinde evliyken alınan gayrimenkulün eşe ve çocuklara paylaşımının nasıl olacağını yazdı. Tamer Heper’e bir okuyucusu, “Eşimle evliliğimizden ortak çocuğumuz yok. Eşimin öteki eşinden 2 oğlu var. Ev aldık, kredisini ödüyoruz. Eşimin vefat etmesi halinde benim payım ne olur ya da en az yarısının benim olması için ne yapmalıyım?” sorusunu yöneltti.
İşte Tamer Heper’in yanıtı…
***
Okuyucum eşi ile ev satın almış ama evin kim üzerine alındığı belirtilmemiş. Evi aldılar, kredi kullandılar da acaba yarı yarıya tescil ettirmediler mi? En az yarısına sahip olmak istediğine göre demek ki anlaşılan ev kocasının üzerine alınmış. Şayet tahminim doğruysa ve ev kocanın üzerine alındıysa, kocanın önce ölümü durumunda miras payı olarak dörtte bir paya sahip olacak. Dörtte üç de çocukların.
***
Ancak bir de edinilmiş mallara katılma sistemi söz konusu. Yani evlilik birliği içinde edinilen malların değerinin paylaşımı söz konusu ya işte bu durumda okuyucumun bahsettiği ev de paylaşıma konu olacak ve okuyucumun bu evin değerinin yarısının bedelini talep hakkı doğacak.
Tabii ki bu bir dava konusu olacak ve bir süreci gerektirecek. Okuyucum durumunda olan ve yeni satın alınan evin yarısını talep için kendinde bu hakkı gören eşlerin, alınan gayrimenkulün tescilinin yarı yarıya yapılmasını talep etmesinde ve medeni ilişkiler içinde bunu sağlamak için girişimde bulunmasında yarar vardır.
Zira gayrimenkulün yarısına sahip olabilmek için karşındakinin ölümünü beklemek güzel bir şey değildir. Örneğin okuyucumun anlattığı olayda kullanılmış banka kredisi söz konusu. Bu kredinin geri ödemesinde elbette eş durumunda olan okuyucumun da maddi yönden etkileneceği kesindir. Yani hak sahibidir.
